HAKK -1 ( HAKK’a mahkumiyete ahlak denir. )

Yazar : Ahmet H. Çakıcı Tarih : 7 Ara 2015 0 yorum
HAKK’ Aziz Allah’ın isimlerinden. 
Aziz Allah, HAKK’tır.

HAKK’lı, Allah’lı, 
Aziz Allah’ın razı olacağı yerde duran.

HAKK’sız, Allah’sız,
Aziz Allah’ın razı olmadığı yerde duran.

Haksızlığı bilinçli tercih eden, bile bile HAKK’sızdan (Allah'sız, Allah'ın razı olmadığı yerde) olan, HAKK’sızlıktan çıkar sağlayan, HAKK’sızlığın sürmesi için çalışan, HAKK’ı gizleyen örtendir. Örten, yani kafirdir.
Menfaati için, bile bile HAKK’ı (Aziz Allah’ı) düşman edinendir kafir.


HAKK’a taraf olmak isteyen, HAKK’ı (Allah’ı) düşman edinmek istemeyen HAKK’ı nasıl bulur?
HAKK nasıl görülür, tespit edilip taraf olunur?

Derdimi kolay anlatabilmek için bir mizansen kurmak istiyorum.
Bir simitçi amcamız olsun. Sabahın köründe simit tezgahının başında bekleyen. Ondan simit alan sefil, karaktersiz biri olsun.  Aldığı simitin parasını ödemeden gitmek isteyen. Simitçi amca parasını almak için hamle yapınca, zorba bir el hareketi ile arkadaşlarını çağırsın. Bir minibüsten 4-5 kişi inip zorbaya yardım etmek için koşuştursun.

Tüm bunlar olurken olayı seyreden bir öğretmen, bir imam, bir ekonomi profesörü, bir cerrah, bir berber, bir öğrenci, bir işsiz, bir çoban, bir yufkacı teyze ve birde sanayi çırağı olsun.

Bu insanlardan hangisi, HAKK’ı ve HAKK’lıyı doğru tespit edebilmiştir?
Hangisi kimin doğru, kimin yanlış yolda olduğunu görmüştür.

Elbetteki hepsi.

Eğer zihni ya da ruhi bir anomali yoksa herkes HAKK’kı görme, HAKK’lıyı tespit edebilme yeteneğine sahiptir. Bu İlahi iradenin insanoğluna vermiş olduğu bir yetidir.  
Bir profesör ile sanayi çırağı arasındaki fark derinliktedir. HAKK’ı ve HAKK’lıyı tespitte etmekte değildir.

"HAKK’ı” tespit eden “Batıl”ı, “HAKK’lı”yı tespit eden “HAKK”sızı, “iyi”yi tespit eden “kötü”yü, “güzel”i tespit eden “çirkin”i, “Hayrı” tespit eden “şerri” de tespit etmiş olur.

İlk Not : “Herkes HAKK’ı ve ŞER’i görebilecek yeteneğe sahiptir.

Bu noktada insanoğlu bir yanılgıya düşer. HAKK’ı görmeyi, HAKK’a taraf olmak zan etme yanılgısıdır bu. HAKK’ı görünce insanoğlu kendisinin de HAKK’lı olduğu, HAKK’ın tarafında olduğu vehmine kapılır. Herkesin HAKK’lı olduğunu iddia etmesi bundandır.

Mizansenimize geri dönelim. Simitçiye yapılan zulmü herkesin gördüğünü, haklı ve haksızı tespit edebildiğini söylemiştik.

O sırada seyredenlerden biri sıyrılıp simitçi amcanın (HAKK'ın, HAKK'lının) yanına gidip “Amca,  seninleyim.” Diyor.

Simitçi amcanın yardımına koşan kimdir? 

Kim riski ve tehlikeyi göğüsleyip HAKK’ın HAKK’lının yanında durabilmiştir?

Profesör, imam, öğrenci, muhasebeci, işsiz veya mantıcı olmak HAKK’ın yanında durabilmenin kefili değildir.

Kim, Hakkın yanında olmanın bedelini ödemeye razı ise “o” ancak HAKK’ın yanında durabilir.

Haluk Burhan’dan alıntılayalım. Ahlak kaybetmeyi göze alabilmektir.

İkinci Not: HAKK’ı görmek, HAKK’ın yanında olmak demek değildir.

Rahatından, parasından, malından, mevkiinden, uykusundan ve hatta son kertede canından vermeyi göze alamayanlar HAKK’ın yanında duramazlar.

HAKK’ı görmek ve HAKK’ın yanında durmak ayrı şeylerdir. Merhametlilerin şahı Hz Resul’e atfedilen meşhur dua da “Ya Rabbi! Bana HaKK’ı göster ve HAKK’ın peşine gidebilecek cesareti de ver.” denildiği gibi.

Herkes alkolün, sigaranın, hırsın, kinin, dedikodunun, yalanın, çok yemenin kötü bir şey olduğunu bilir. HAKK kendilerine açık edilmiştir. Herkes TV seyretmek yerine kitap okumanın, bir dostu ziyaret etmenin, Hakkı zikretmenin daha hayırlı olduğunu bilir. Tüm öğrenciler oyun yerine ders çalışmanın  daha faydalı olacağını hesap eder.
Ancak insanların çoğu hüsrandadırlar.[i]

Üçüncü not: Mesele HAKK’ı görmek değil, peşine gidebilmektir.

Mizansene geri dönelim. Simitçi amcanın yanına biri gitmiş ve “Senin yanındayım.” demişti. Olayı seyredenler, niçin HAKK’ı gördükleri halde simitçinin yanında yer alamadılar?

Cevabı çok da zor değil. Çünkü mazeretleri(miz) var.[ii]

Hakk’ı herkes bilir ve görür. Ancak herkes Hakk’ın peşine gidemez. Şeytan’ın kulaklarına fısıldadığı korku, endişe ve bahanelerin peşine düşüp HAKK’ı (Allah’ın hoşnut olacağı yeri)  ve HAKK’lıyı terk ederler.

Bu sefer Şemseddin Yeşil Efendi’den alıntılayalım “HAK’ka mahkumiyete ahlak denir.”

Nasipse devam ederiz.
                                                                               Ahmet H. Çakıcı

Sonraki yazı:

http://ahmethakancakici.blogspot.com.tr/2015/12/hakk-2-hakka-ben-karstgnda-hakk-bulanr.html




[i] Asr Suresi 1. Ayet

·         [ii]Bakara 200. Şayet şeytan, senin içine bir vesvese düşürürse Allah'a sığın; çünkü O, işitir; bilir.  201. Takvâya erenler var ya, onlara şeytan tarafından bir vesvese dokunduğunda (Allah'ın emir ve yasaklarını) hatırlayıp hemen gerçeği görürler.

Bu yazımı arkadaşlarınızla paylaşın

0 yorum:

Yorum Gönder